Jeolojik çeşitlilik/Jeoçeşitlilik

Jeolojik Mirası korumak ve yerkürenin cansız bölümüne dikkat çekmek amacı ile UNESCO 6 Ekim’i “uluslararası jeoçeşitlilik günü” ilan etmiştir.

Dünyamızın hem yüzeyinde hem de içinde, doğanın canlı olmayan tüm parçalarıdır. Mineraller, kayalar, fosiller, topraklar, çökeltiler, yer şekilleri, topografya, jeolojik ve morfolojik süreçler, nehirler ve göller gibi hidrolojik özellikler jeoçeşitliliği oluşturmaktadır.

Jeoçeşitlilik, kullandığımız nesne ve hizmetlerde günlük hayatımızın her alanında mevcuttur. İnsan refahı da jeolojik kaynakların çeşitliliğine dayanmaktadır. Akıllıca kullanılan maden kaynakları zenginlik, istihdam, hayati bir sosyal ve doğal çevre ve barış yaratır. Kasabalar ve şehirler inşa etmek, aynı zamanda güneş panelleri ve rüzgar türbinleri üretmek te dahil olmak üzere tüm nesneleri oluşturan hammaddelerin kaynağıdır. Jeoçeşitlilik unsurları, eğlence ve turistik faaliyetlerin tanıtımı için kullanılabilecek doğal cazibe merkezleridir.

Jeoçeşitlilik değerlerimiz doğanın yenilenemeyen abiyotik kaynakları olup, 4,5 milyar yıldan beri varlığını sürdüren dünyamızın daha uzun yaşaması, gelecek nesillerin de bunlardan yararlanma hakları ve sürdürülebilir kalkınma için önemli olduğunu  bir kez daha hatırlatıyor ve sadece yerbilimcilerin değil tüm insanlığın bu değerleri koruması gerektiği düşüncesiyle “6 Ekim Uluslararası Jeoçeşitlilik Günü” kutluyoruz.