TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
7,7 PAZARCIK (KAHRAMANMARAŞ) VE 7,6 ELBİSTAN (KAHRAMANMARAŞ) DEPREMLERİ
06 Şubat 2023 tarihinde saat 04.17’de Kahramanmaraş ili, Pazarcık ilçesi, Sofalarca köyü yakınlarında moment büyüklüğü 7,7 olan deprem, KD-GB uzanımlı Doğu Anadolu Fay Zonu’nun güneyinde, Ölüdeniz Fay Zonu’nun kuzeyinde ve bu fay zonlarının birleşim noktalarında meydana gelmiştir.

 

 

06 Şubat 2023 tarihinde saat 04.17’de Kahramanmaraş ili, Pazarcık ilçesi, Sofalarca köyü yakınlarında moment büyüklüğü 7,7 olan deprem, KD-GB uzanımlı Doğu Anadolu Fay Zonu’nun güneyinde, Ölüdeniz Fay Zonu’nun kuzeyinde ve bu fay zonlarının birleşim noktalarında meydana gelmiştir. Bu depremden yaklaşık 9 saat sonra merkez üssü Elbistan yakınlarında 7,6 moment büyüklüğünde yeni bir deprem meydana gelmiştir. Meydana gelen bu yeni depremin konumu Doğu Anadolu Fay Zonuna bağlı D-B uzanımlı Çardak-Sürgü Fay Zonunu işaret etmektedir. Hem 7,7 büyüklüğündeki ilk ana şokun ardından meydana gelen ve büyüklüğü 6,6 ya ulaşan artçı depremlerin odaklandığı alanlar, hem de ikinci ana şokun meydana geldiği merkez üssü lokasyonu dikkate alındığında, Doğu Anadolu Fay Zonu boyunca bir kırılma olduğu görülmektedir.

Son 2-3 yıl içerisinde Doğu Anadolu Fay Zonu ve yakın çevresinde meydana gelen büyüklüğü 6,5 ile 7,7 arasında değişen depremler, özellikle Kahramanmaraş, Gaziantep, İskenderun, Adıyaman, Adana, Elâzığ gibi altlarından diri fay geçen kent merkezlerine ve bağlı ilçelerinde büyük can ve mal kaybına neden olmuştur.

Türkiye’de en büyük yer ivme dağılımını belirten deprem tehlike haritası, diri fay haritasında belirtilen 485 adet diri fay ve bu sismik kaynaklar üzerinde meydana gelen depremlerin olasılıksal istatistiğine göre hesaplanmıştır. En büyük tehlike alanlarını mor ve kırmızı renk kodlarıyla yansıtılan haritada, Doğu Anadolu Fay Zonu boyunca 0,1 g ile 0,5 g arasında değişen değerler söz konusudur. Dün yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde hesaplanan ivme değeri ise bu değerlerin çok çok üstünde kalmaktadır. Dolayısıyla meydana gelen bu afet sırasında/sonrasında yapısal deformasyona maruz kalan binalar, öngörülemeyen bu ivme değerine dayanamadığı için yıkılmış ya da ağır hasar almıştır.

Bilim temelli yaklaşım olarak önerimiz, kentlerdeki deprem riskinin azaltılabilmesi için hazırlanacak tehlike haritalarında;

  • Mutlaka kent bazında detay ölçekte diri fay haritalama çalışmaları,
  • Diri fayların geçmişte ürettiği ve deprem kataloglarında bulunmayan depremlerin paleosismolojik çalışmalarla saptanmasıyla ortaya çıkarılacak tekrarlanma aralıklarının belirlenmesi,
  • Ardından zemin ivme değerlerinin kent bazında detay ölçekte saptanması yoluyla kentlerdeki binaların olabilecek depreme göre nasıl tepki vereceği belirlenmelidir.

 

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası

İzmir Şubesi Yönetim Kurulu

Okunma Sayısı: 3214
TMMOB
Jeoloji Mühendisleri Odası